Ebeveyn olmak hayattaki en karmaşık, en zorlayıcı ama aynı zamanda en doyurucu ve değerli deneyimlerden biri. Çocuğunuz kaç yaşına gelmiş olursa olsun, işiniz asla bitmez, o hep sizin çocuğunuzdur ve siz her zaman onun annesi veya babasısınızdır. İyi bir ebeveyn olabilmenin belki de altın kuralı, çocuğunuzun hangi durumlarda sevildiğini ve kendisine değer verildiğini hissettiğini bilmeniz ve ona göre davranmanızdır. Çocuğunuza, kendisine güvenen, özgür ve samimi bir yetişkin olabileceği ortamı yaratmak ise aslında en önemli görevinizdir. İyi ebeveyn olmak gelecekte dürüst kedisine ve başkalarının fikirlerine saygı duyan kibar duyarlı bir evlada sahip olmanız demektir bu nedenle çok dikkatli olmanız gerekmektedir. Eğer iyi bir ebeveyn nasıl olunacağını bilmiyorsanız makalemizi okumaya başlayabilirsiniz.
Bölüm 1: Çocuğunuzu Sevin
1. Çocuğunuza karşı sevgi ve ilgi gösterin. Kimi zaman çocuğunuza verebileceğiniz en iyi şey sevginizdir. Bazen sıcak bir dokunuş bazen sevecen bir sarılma, çocuğunuza onu ne kadar sevdiğinizi ve değer verdiğinizi göstermeye yeter. Bir şeyi yapması için ona destek olmak, onun değerini bilmek, verdiği kararları onaylamak ya da saygı duymak çocuğunuzun mutlu olmasını ve kendisine güvenmesini sağlayacaktır. Ona, onu ne kadar sevdiğinizi her gün söyleyin, kızgın olsanız bile. Onu kayıtsız şartsız sevin, asla olmasını istediğiniz kişi olması için zorlamayın. Ona sizin onu her zaman ne olursa olsun çok seveceğinizi gösterin.
2. Çocuğunuzu övün. Çocuğunuzla gurur duyun, ve onu övmekten çekinmeyin. Siz zaten çocuğunuzun başardığı şeylerden dolayı gurur duymasını ve aslında onun kendi kendine yetebilmesini istiyorsunuz. Önce siz onunla gurur duyun ve bu onun kendisine güvenmesini sağlasın. Eğer böyle olmazsa çocuğunuz muhtemelen kendisini güçsüz ve yetersiz hissedecektir, ayrıca hiçbir zaman özgür olamayıp kendi ayakları üzerinde duramayacaktır.
3. Çocuğunuzu başkalarıyla karşılaştırmayın. Her çocuk, her yetişkinin olduğu gibi, tektir ve benzersizdir. Çocuklarınızın farklılıklarını kabul edin ve kendi rüyalarını ve hayallerini gerçekleştirmeleri konusunda onları destekleyin. Eğer bunu yapmazsanız ve onu başkalarıyla kıyaslarsanız çocuğunuz aşağılık kompleksine kapılacaktır. Siz de dahil olmak üzere hiç kimsenin gözünde asla yeterince iyi olamayacaklarını ve hep yetersiz olduklarını hissedeceklerdir. Ona örneğin kardeşi gibi ya da arkadaşı gibi davranmasını önermek yerine, bırakın çocuğunuz kendi davranış biçimini kendisi oluştursun. Çocuğunuzun sağlıklı bir kişiliğe sahip olmak yerine aşağılık kompleksine kapılmasını istemiyorsanız, onun hayallerine ve yeteneklerine özen gösterin.
4. Çocuğunuzu dinleyin. Çocuğunuzla doğru bir iletişim kurabilmek için onun sizi dinlemesi kadar sizin de onu dinlemeniz gerekmektedir. Siz sadece kurallar koyup çocuğunuzu bu kurallara uymak konusunda zorlamak için orada değilsiniz. Onu dinleyin. Problemlerini anlamaya çalışın. Onun hayatıyla ve yaşadıklarıyla ilgilenin ve bu sayede onun hayatının bir parçası olun. Çocuğunuz, ister büyük ister küçük olsun herhangi bir problemle karşılaştığında rahatlıkla sizin yanınıza gelebilsin. Ona mutlaka özel bir zaman ayırın örneğin okul çıkışında beraber yürümek, beraber kahvaltı yapmak, yatmadan önce onunla biraz başbaşa kalmak gibi. ve çocuğunuz size birşey söylemesi gerektiğini söylüyorsa elinizdeki herşeyi bırakın ve ona kulak verin.
5. Çocuğunuza zaman ayırın. Çocuğunuza zaman ayırın ama onu boğmayın. Birini korumakla onu bitip tükenmek bilmeyen ve esnek olmayan taleplerinizle onu sıkmak arasında büyük bir fark vardır. Çocuğunuzun sizinle zaman geçiriyor olmayı bir zorunluluk olarak görmesine neden olmayın.
Birden fazla çocuğunuz varsa onlarla birebir özel yaratmalısınız. Beraber parka gidebilir ya da ödevlerinde ona yardımcı olabilirsiniz. Onun ilgi alanlarına göre beraber katılabileceğiniz etkinlikler düzebleyebilirsiniz.
Çocuğunuzu dinleyip, hayatıyla ilgili olan isteklerine ve beklentilerine saygı duymalısınız. Evet siz onun ailesisiniz ve o sadece bir çocuk. Tabiki ona doğru ve yanlışı öğretmelisiniz. Ama ‘ben böyle istiyorum diye böyle yapmak zorundasın, çünkü ben senin ebeveyninim’ demek asla doğru değildir.
6. Çocuğunuzun önemli anlarında onun yanında olun. Çok önemli ve acil işleriniz olabilir, çalıştığınız işyerinden izin alamamış olabilirsiniz, çocuğunuza kızgın olabilirsiniz. Ama bütün bunların, çocuğunuzun en önemli günlerinde, hayatının dönüm noktasında, sizi onun yanında olmaktan alıkoymasına izin vermeyin. Okula ilk başladığı gün, mezun olduğu gün, belki yıl sonu müsamereleri, ve daha aklınıza gelebilecek bir çok özel gününde siz mutlaka yanında görmek isteyecektir. Çocukların çabuk büyüdüğünü unutmayın ve eğer yanında olamazsanız ondan özür dileyin.
Bölüm 2: Çocuğunuza Karakterini Geliştirmesinde Yardımcı Olun
1. Ona özgür olmayı öğretin. Kalabalığı izlemek zorunda olmadığını, herkesin davrandığı gibi davranmak zorunda olmadığını söyleyin ve öğretin. Ve sakın unutmayın çocuğunuz sizin bir uzantınız değil, hayata sizin bıraktığınız yerden sizinle aynı şekilde yaşayarak aynı doğrulara sahip olarak devam etmek zorunda değil.
2. İyi bir rol model olun. Ona doğruları sadece söyleyerek değil aynı zamanda kendi hayatınız için de uygulayarak göstermeye çalışın.
3. Çocuğunuzun mahremiyetine özen gösterin.
4. Sağlıklı bir yaşam tarzına sahip olması konusunda onu cesaretlendirin. Ama baskıcı olmayın.
Çocuğunuzun hayatı deneyimleyerek öğrenmesine izin verin, hatta bu konuda onu telkin edin. Onun yerine kararları siz vermeyin, ona karar verebilmeyi verdiği kararların sonuçlarına katlanabilmeyi öğretin.
Çocuğunuzun kendi yanlışlarını yapmasına izin verin. Hayat mükemmel bir öğretmendir.
Kötü alışkanlıklarınızdan kurtulun.
Çocuğunuza karşı gerçeküstü beklentiler oluşturmayın. Onun mükemmel olmasını beklemeyin, mantıklı ve kararlı olmasını sağlamak mükemmel notlar alması için zorlamaktan daha iyidir.
Ve ona her zaman onun yanında olacağınızı öğretin, çünkü ebevenlerin işi asla bitmez.